Değerli Tüketiciler,
Son yıllarda televizyon başta olmak üzere iletişim kanalları yaygınlaşmış ve özellikle sosyal medya kullanımının artmasıyla da -doğru ya da yanlış- bilgiye ulaşım oldukça kolaylaşmıştır. Bu sayede gerçekliği sorgulanmayan bir ifade hızla yayılabilmektedir.
Yakın dönemde yumurta ve tavuk eti üzerine yapılan spekülasyonları üzülerek takip etmekteyiz. Konu hakkında bırakın akademik çalışma geçmişi, hiçbir birikimi olmayan hayvanın fizyolojisinden bihaber insanlar toplumu yanlış yönlendirmekte, tüketim alışkanlıklarına yön vermeye çalışmaktadır.
İnsanların sağlıklı beslenmelerinin en büyük göstergelerinden biri günlük protein tüketimi içerisindeki hayvansal proteinlerin oranıdır. Akademik çalışmalar göstermiştir ki büyüme ve gelişme dönemi başta olmak üzere tüketilen protein miktarının (durağan bir yaşama tarzı için vücut ağırlığının en az % 0,8’i kadar) en az yarısı hayvansal kaynaklı olmak zorundadır. Aksi takdirde vücut için gerekli aminoasitlerin önemli bir bölümü alınamamakta, çocuklarımızın beyin gelişimlerinin aksamasına kadar birçok olumsuzluk ortaya çıkmaktadır.
Bilinmelidir ki ülkemiz insanının en kolay ulaşabildiği güvenilir ve sindirilebilirliği en yüksek olan hayvansal protein kaynakları yumurta ve tavuk etidir. Bu bağlamda, ZOOTEKNİ FEDERASYONU olarak konuya yönelik bilgi kirliliğine karşı yeniden açıklama yapılması gereği duyulmuştur.
Kamuoyunun dikkatine;
Yanlış Bilgi: Tavukçuluk sektöründe çok fazla antibiyotik kullanımı vardır. Buna bağlı olarak da ürünlerde antibiyotik kalıntısı bulunmaktadır.
Gerçek: Sektörde kullanıma gerek duyulmayan antibiyotik aynı zamanda pratik değildir ve işletme ekonomisine çok ciddi yükler getirir. Bununla birlikte antibiyotik kullanımı 2005 yılında tamamen yasaklanmıştır. Benzer şekilde antidepresan gibi maddeler de kullanılmamaktadır. Konuya yönelik olarak Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından yapılan sıkı denetimler de herkesçe aşikârdır.
Yanlış Bilgi: Hayvanlar çok fazla zorlandığı için gerekli proteini yumurtaya sağlayamamaktadır. Hatta bir tavuktan günde iki adet yumurta alınmaktadır.
Gerçek: Tavukçulukta özellikle son yüz yıldır yoğun seleksiyon çalışmaları uygulanmaktadır. Bunun sonucunda ise yaklaşık 70 yıldır heterosis gösterecek şekilde özelleşmiş soyların melezlenmesi ile ticari yumurtacı hibritler oluşturulmuştur. Böylece bir yıllık (365 gün) üretim periyodunda yaklaşık 330 adet yumurta verim seviyesine ulaşılmıştır. Kaldı ki bu Zootekni mesleğinin amaçlarından biridir.
Günde 2 yumurta alındığı ifadesi, insanlarda gebelik süresinin 4,5 aylık süreye indirildiğine eş değerdir ki bu ancak söz edilen hayvanın fizyolojisini bilmeyene ait olabilir. Bir yumurtanın yumurta kanalında oluşum süresi ortalama 24.5 saattir. Ayrıca her biri %12 civarında protein içeren yumurtanın biyolojik değeri 100 kabul edilmekte ve anne sütünden sonra insanın ihtiyacı olan tüm besin öğelerini barındıran tek besin kaynağı olarak bilim camiasında kabul görmektedir. Bunların yanında A, D, E ve B grubu vitaminleri önemli oranda içeren yumurta aynı zamanda demir ve çinko gibi sağlık açısından değerli mineralleri de bünyesinde bulundurmaktadır.
Kamuoyuna saygı ile duyurulur.
ZOOTEKNİ FEDERASYONU